DIĞILDAMA“nın türlü halleri:
•İşin kırık olur, para diye it kırkarsın , DIĞILDARSIN.
•Evde hasta vardır, hastane, doktor, filim; bir aşşağı bir yukarı koşarsan; dığıl, dığıl , DIĞILDARSIN.
•Yolda tekerin patlar, bagaj ağzına kadar dolu, lastik altta ise , DIĞILDARSIN.
•Kız gelin olacak, oğlan mektepte okuyor, bir yerden çekersin bir yer açılırsa ;dığıl, dığıl , DIĞILDARSIN.
•Yeni dükkan açacaksın, nacar gelir, sucu gelmez, elektrikci gelir, boyacı kaçarsa; dığıl dığıl , DIĞILDARSIN.
•Kış ağzı, şire, salça, kuruluk,ekmek, nişe ediym diye; dığıl dığıl , DIĞILDARSIN.
•Gece sancılanırsın, kıvranırsın , DIĞILDARSIN.
•Oğlan, gece eve geç gelir, sen bir balkona bir içeriye ; dığıl, dığıl DIĞILDARSIN.
•Evcek, abdirrahmencek sahreye gideceksin; et, ekmek, şiş, mangal, yer bul, ataşı gay ;dığıl dığıl , DIĞILDARSIN.
Çırpınıp kıvranmayı anlatmak için “dığıldamak, dönmek, etmek” fiillerinden evvel getirilen bir zarf.