Güneş gediy Meneş gediyy.!
Meneş, yaklaşık 1890 larda Antep’te yaşamış bir ses sanatkârının adıdır, Ermenidir. Kemanı Zadik adlı bir ermeni, kanunu da Kara adlı biri çalardı. Zadik’in keman çalması dillere destandı. Bu kemancı güzel okurdu. Sesi çok dokunaklı idi. Hele Meneş’in; sesi o kadar tatlı ve tiz idi ki üç kilometre mesafeden dinlenebilirdi. -“Yine sürgün avına çıktı gamzelerin” diye söylemez mi? Allah! Taşları ve ağaçları dile getirir. Lisan-i hal ile Meneş’e sanki alkış tutardı. Meneş’le Zadik’in bulunduğu saz heyeti her yaz mevsiminde. Alleben yazlık gazinosunda çalardı. Şimdiki Emirgan Parkının yeri Alleben Gazinosuydu. Bu gazinonun orta yerine iki metre yüksekliğinde beş kişilik bir sahne kurulur heyet burada çalar söylerdi. Sazı her gün akşamdan üç saat önce başlanır akşam ezanı son verilirdi. O zaman elektrik yoktu. Sarhoşların gece karanlığında dağılıp da hadise çıkarmamaları için bu karar inzibati bir tedbirdi. Alleben Gazinosuna saz dinlemeye ve içmeye gelen ehli keyf kişiler çayırlar ve çimenler üzerine serilmiş kamış hasırlar veya küçük hasır iskemleler üstüne sıra sıra otururlar. Serin söğüt gölgeleri altında Kevser suyu pınarı başında Alleben’nin beyaz kumlu gümüş deresi kenarında içerler içerler içerlerdi. Güneş batmaya başlayınca gazino garsonları avaz avaz bağırmaya başlarlardı. “Den, deyin babam güneş gediy Meneş gediyy”(gidiyor) derler ve içkilerini çabuk bitirmelerini ihtar ederlerdi. İşte bu söz Gaziantep’e özgü atasözlerinden biridir. Bilirsiniz. Gaziantep’te, Yazın ve güneşin hareketlerinden istifade edilerek birçok kış hazırlıkları yapılır Günümüzde de bu anane halen devam etmektedir. Bulgur kaynatılır kuruluk kurutulur. Gaziantep de kış için kurutulan bamya, fasulye, patlıcan, biber, dolmalık, kabak ve benzeri şeylere kuruluk derler. Güneş gediy meneş gediyy demek şu demektir. Ey Gaziantepliler! Bu güneş, bu yazın sıcakları hemen geçer gider. Tembel tembel oturmayın, çalışın, kış tedariklerini görün. Yazın baş kaynar. Kışın aş kaynar!.. Yazın gölge kovanın, kışın hulku dar olur. Eller ekmek yiyende onun unu kar olur. Demek bu atasözü, Anteplileri çalışmaya teşvik gibi sosyal bir önem taşır.
Yazı :Ali Koçum.